23 Şubat 2011 Çarşamba

Jerry Sloan'un ardından


Yaklaşık 10 gün önce bünye birden Sloan’un istifası ile sarsıldı. Nasıl ya, 1960’da üniversite kariyeri ile başlayan, 1964’de NBA’de profesyonel oynayan, All Star seçilen, All-Defensive takıma 4 kere seçilen, emekli olduktan sonra 1979’da önce Chicago ile başlayan sonra ise aralarla 1988’e kadar gelen ve 1988’de Utah’ın başantrenörü olan ve bu zamana kadar o görevi bırakmayan. Bir sezonda 50+ maç kazanması, üstelik bunu 10 sene tekrarlaması sadece 3 koçta var, diğer iki efsane Phil jackson ve Pat Riley.. 2 kere NBA Finali oynamış ne şanssızlık ki ikisi de Micheal Jordan’lı Cihicago’ya karşı.. Chicago’dan Micheal Jordan’lı yılları çıkarırsan oyuncu olarak en başarılı adam.. 2009’da Hall of Fame’e seçilmiş. Giydiği 4 nolu forma Cihacago tarafından emekli edilmiş. Onu bunu geçtim, sadece iki isimden dolayı onu saygıyla anmak lazım, Stockton ve Malone.. 97 ve 98’de popüler olanı sevmeyenlerin ortak tuttuğu takımdı. Micheal Jordan var diye sanmayın Chicago’nun rahat şampiyonluk aldığını.. Resmen yerde süründürdüler. İşte bu adam artık takımı yönetemediğini söyleyerrek geçtiğimiz günlerde gözyaşları içinde istifa etti. Tam bir şok.. İşin gerçeği ise Deron Williams ile takıştıkları ve Deron Williams’ın Utah yönetimin ya o gider ya ben diyerek takımdan gitmesine neden olduğuydu. Yok arkadaş gerçekten yuh yani. Fernando Torres salağının dediği gibi, romantizm falan kalmamış, spora canını koyanlar bir bir gittiğine göre.

Etme bulma dünyası diyeceğim ama adam muhtemelen karlı bir trade için New Jersey Nets’e gidiyor. Buradan Utah yönetimine sesleniyorum, kardeşim siz ruh hastası mısınız? Madem Williams’ı trade edecektin ne diye gönderdin canım Sloan’u?

Off of bu köprünün altından çok sular akar ve bence puzzle’ın halen eksik parçaları var. Galiba bu eksik parçaları da anılarını yazarsa Sloan tamamlayacak. Böyle bir kitabı hasretle bekliyorum.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...